27 Eylül 2009 Pazar

Drunk,Fake&Bitchy


Olmayan bir kedinin bile ne kadar zamanınızı alacağını tahmin edemezsiniz.Bu olan bir kedinin harcadığı yaklaşık zamanın yarısıdır.İşte bu kalan yarıyı oyuncak ayıyla dışarı çıkmak için kullanabilirsiniz.Bira ve tekila anneleri aynı babaları farklı iki kardeştir gözümde.Bu üvey kardeşcanları koluma taktım mı da benden fettanı zor bulunur.Arıza çıkarma katsayısı bira ve tekila kardeşlerin kalıbıyla doğru orantılıdır.Öyleyse 3 tane gay çocukla masada oturup sohbet ederken, karşı masadaki yanlız kızı masaya çağırmak her zaman iyi bir tercih olmayabilir.Homofobikler ne kadar rahatsız ediciyse, eşcinselliğe ne kadar saygı duyduğunu kendinin de eşcinsel arkadaşları olduğunu ama izmirde hiç gey tanımadığını söyleyip 3 tane eşcinsele eşcinselliğin neden saygı duyulası bişey olduğunu anlatabilen insanlar da aynı derecede rahatsız edicidir.Sözkonusu konuşma aynı eksendeki devamını yarım saatten fazla sürdürdüyse 'fake lesbian trick' le sözkonusu masa misafiri pek eşcinsel hayranı kız itinayla taciz edilebilir.Belki bira ve tekila kardeşler olmasa buna cesaret edilemez, ama kendileri de oldukça fettandır.Aynı zamanda tanımadığım herkesin işine burnumu sokabileceğimi bana her fırsatta tekrarlayan bu üvey kardeşler, sonunda ayakta duramayacak kadar dans ettiğimde beni yarı şuursuzken eve bırakır.Sabah kalktığımda ağzımdaki kuruluk ve başımdaki zonklama tek bir anlama gelmektedir, 'seninle zaman geçirmek harikaydı alice, en kısa zamanda tekrar biraraya gelmek dileğiyle!Sevgiler,bira ve tekila.'

25 Eylül 2009 Cuma

Finna minna.


Beddy tear, yarı tanrı bir kedisi olan eşcinsel bir oyuncak ayıdır.Beddy tear, benim evrendeki konumumu 'finna minna' olarak niteler.Yarı tanrı kedi, bir avuçtan bir buzdolabı boyutlarına büyüdüğü süreçte beni görmezden gelmiş,zaman zamansa sinirli kuyruk hareketleri sergilemiştir.Beddy Tear küçük oğlunuza bakıcılık yapmasını istemeyeceğiniz türden biridir.Beddy tear homo-sapiens ve homo-erotiktir.
Finna minna'lık birşeylerin yarısının yarısının yarısının yarısı olmak demektir.Atomun çekirdeğine yapılan yolculuğun, Tanrılıktan aşşağı yapılmış halidir.Finna minna'lık uyumsuzluk, küçüklük ve aseksüelliktir.Tavşanla beslenmek, grotesk avatarlara sahip olmak ve kedi yavruları konusunda takıntılı olmaktır.Bir finna minna'yı gördüğünüzde yapabileceğiniz en mantıklı şey çevresinden dolanmak ve görmezden gelmektir.
Kedi yavruları doğduklarında kedi yavrusudurlar, ancak biz insanların binlerce yılını alacak tanrılaşma süreci bu türde çok hızlı gelişir.Bir gün eve gelirsiniz ve mama için ayaklarınıza sürtünen kedi evinizi ele geçirmiştir ve yönetmeye başlamıştır.Onun oturduğu koltuğa oturamaz, onun emirlerine itaat eder ve koşulsuz ibadet edersiniz.Bu kedinin yarı tanrılık dönemidir.Tam bir tanrı olduklarında ise kediler kendi ordularını kurup nükleer silahlarla dünya yönetimini ele geçirecek ve gökyüzündeki tahtlarına oturacaklardır.Neyse ki kedilerin ortalama 15 yıllık ömrü tam bir tanrıya dönüşmelerine olanak vermez.Yine de yarı tanrıları kızdırmamak sizin lehinize olur.

24 Eylül 2009 Perşembe

yeni favorim.

pedorabbits. Tavşanları yemek bir şey.Bunun alternatifi.Kedileri ihmal ettiğimi düşünüyor olabilirsiniz.Ama bazen tavşanlar da önemlidir.
http://community.livejournal.com/pedorabbits/?skip=140

Gaia Ana'nın askerleri!


hayatta paskalya tavşanı kovalamaktan, çikolatadan tavşanın önce kulaklarını kemirmekten ve online alışveriş sitelerinde kedi oyuncaklarına bakmaktan önemli şeyler de var.Boş zamanlarımda petshop denetlerim.Küçücük yavru köpeklerin zamanından çok önce annelerinden ayrılıp henüz sevimliyken satılabilmesi için kardeşleriyle küçücük kafeslere konulduğunu görürüm.Kafeslerde pislenmiş gazete kağıtları arasındadırlar.Geceleri kafesleri küçük veteriner dükkanına kaldırılır onlar içindeyken, karanlıkta, soğukta annelerinden uzakta ve içecek temiz suları yokken beklerler.O zaman ben gelirim.Petshop sahibine, onların iyi niyetleri nedeniyle yapamadıklarını yapmak için.Havlarım, ısırırım, ondan hızlıyım ve dişlerim sivri.Beni durduramaz bacağına yapışırım.Benim yavrularımı kafeslere kapattığı gibi onun yavrularını alırım elinden.Küçük kutuda ağlayan bebekleri kendi pislikleri içinde yuvarlanmaya bırakırım.Geceleri kulağına havlarım petshop sahibinin.Çikolatadan tavşanlar bir şey, ama petshop sahiplerini ısırmak çok daha önemli.Durmayın ısırın, tırmalayın, uluyun, atalarınızı çağırın ormanın derinliklerinden, kafesleri kırın, insanları öldürün.Bu zamana kadar sizlere yapılanlar gözlerinizdeki şevkatin altında gizli.Ödeşme zamanı geldi.

Tavşanlarla ilgili bir şey ve bir kaç şey daha.


Zoofiliye bir adım daha mı yaklaşıyorum yoksa, olmayan kedinin adını saatlerce düşünmek bir tür platonik aşk hikayesiyse neden olmasın?Vejeteryan olunca balık kraker yiyemeyeceğimi düşündüğüm için, olmaktan vazgeçme yaşım 8.Balık krakerde balık olmadığını öğrenme yaşım 10.Güzel bir kedi ismi bulmak için harcanan zaman, paha biçilemez.
Tavşanlarla ilgili garip birşeyler var.Çiftlik hayvanı bir nevi, ama tavuk gibi kümeste yaşadığını düşünmek garip.Hiçbir şekilde eğitilemeyen ve evin her yerine sürekli olarak işediği için sadece yavruyken alınıp sevilen ve sonra ne yapılacağına karar verilemeyen bir ev hayvanı aynı zamanda.Aynı zamanda sevimliliğin sembolü.Aynı zamanda hiç bir başka hayvanın yaratamayacağı bir korku öğesi barındırıyor masumluğunda.Donnie Darko'nun yol arkadaşı.Alice'in yol göstericisi.Böreği de yapılan bir av hayvanı.Nedense kaplumbağa tarafından içkisine uyku ilacı atılan bir masalın mağdur kahramanı.Kemirgen.Farenin uzaktan akrabası.Siz söyleyin.Tavşan yemekte haklı değil miyim?

23 Eylül 2009 Çarşamba


bugün henüz var olmayan kedim için kedi kafesi ve içinde kedi nanesi olan kedi oyuncağı aldım.sonra evin içinde biraz kedi kedi kedi diyerek koşturdum.annem alf'e dönüşmemden korkuyor.biraz tavşan yesem kendime gelirim.
sevgiler xoxo.
aliceeatsbunny

Yeehaw.




















hey there folks!
'tiz mah blog.
itz gonna be all about kittenz.
kitty kitty.